banner308

Mersin Nükleer Akkuyu Skandalında Yeni Gelişme

Mersin’de yapımı süren Akkuyu Nükleer Güç Santralı (NGS) ÇED Raporları ‘sahte imza’ soruşturmasında ifadeler alındı ancak Bakanlık hâlâ ÇED Raporlarının asıl kopyalarını mahkemeye iletmedi.

Mersin Nükleer Akkuyu Skandalında Yeni Gelişme

Mersin’de yapımı süren Akkuyu Nükleer Güç Santralı (NGS) ÇED Raporları ‘sahte imza’ soruşturmasında ifadeler alındı ancak Bakanlık hâlâ ÇED Raporlarının asıl kopyalarını mahkemeye iletmedi.

25 Nisan 2016 Pazartesi 12:23
Mersin Nükleer Akkuyu Skandalında Yeni Gelişme
TMMOB’nin suç duyurusu üzerine başlatılan Akkuyu NGS ‘sahte imza’ soruşturmasında bağımsız adli kriminologların, Nihai ÇED Raporuna attıkları imzalar ile imza beyannamelerinde bildirdikleri örneklerin uyuşmadığı tespiti yaptığı nükleer enerji mühendisleri ile raporu hazırlayan firmanın yetkilisinin ifadeleri tamamlandı. İfadelerin tamamında şüpheliler imza sahteciliğini reddetti. Çevre ve Şehircilik Bakanlığıysa, soruşturmada imza karşılaştırması yapılabilmesi için kendisinden istenen Akkuyu Nihai ÇED Raporlarının asıllarını Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına hâlâ göndermedi.


‘İMZALAR UYUŞMUYOR’

TMMOB, 23 Ağustos 2013 ve 24 Eylül 2014’te hazırlanan Akkuyu NGS Nihai ÇED Raporlarındaki nükleer enerji mühendisi imzalarının sahte olduğu iddiasıyla 6 Mart 2015’te yargıya başvurmuştu. Bağımsız adli kriminologlara yaptırılan önincelemede, Akkuyu NGS projesinin iki Nihai ÇED Raporunda imza uyuşmazlıkları bulunmuştu. Raporlardan sorumlu nükleer enerji mühendislerinin imzalarının, rapor eklerinde sunulan kişisel imza beyannamelerindeki örneklerle uyuşmadığı bağımsız 3 ayrı grafoloji uzmanı bilirkişi tarafından tespit edilmişti. Sahtecilik yapıldığı kesinleşirse, Akkuyu NGS projesi için verilen ÇED Raporu ‘sahte evrak’ özelliği kazanacak, proje hakkında verilen ÇED Olumlu kararı içinse iptal yolu açılacak.



‘SUÇLAMALARI RETETTİLER’

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü ‘sahte imza’ soruşturmasında 2 Kasım 2015 tarihinde ifade veren Dokay ÇED Çevre Mühendislik firmasının yetkilisi Coşkun Yurteri, “Bu arkadaşlar zaman zaman kullandıkları imzalarda hep aynı tip imza da kullanmamış olabilirler” demişti. 17 Kasım 2015’te ifade veren mühendis Volkan Erdaş ise “Benim adıma atılmış olan imzalar bizzat benim tarafımdan atılmıştır, kesinlikle bilgim dışında, başkası tarafından atılmış sahte imzalar değildir” diye konuşmuştu. 3 Kasım 2015’te ifadeye çağrılan ancak ifadeye gitmediği için 3 Mart’ta hakkında zorla getirilme kararı çıkarılan mühendis Kuday Karaaslan ise 5 Nisan’da ifade verdi. “Başka birinin benim adıma imza atmasının makul bir sebebi yoktur” diyen Karaaslan suçlamaları reddetti. Savcılık, Erdaş’tan sonra Karaaslan’ın da her iki elinden çıkma imza ve el yazısı örneklerini kayda geçirdi.



‘ÇED RAPORUNUN ASLI HÂLÂ YOLLANMADI’

İfadeler tamamlansa da, savcılığın istediği evrakların Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından henüz iletilmemiş olması soruşturmada bir sonraki aşamaya geçilmesini şimdilik önlüyor. Savcılık soruşturma kapsamında 2015’te Çevre ve Şehircilik Bakanlığından, mühendislerin imzalarının yer aldığı Nihai ÇED Raporlarını istemişti. Bakanlığın bunun üzerine ÇED Raporlarının elektronik kopyalarını yollamıştı. Savcılık Nihai ÇED raporlarının asıllarını talep etmişti fakat soruşturmada bir yıl geride kalırken Bakanlık Nihai ÇED Raporlarının asıllarını hala savcılığa ulaştırmadı. Savcılık, 7 Nisan’da Bakanlıktan evrakların asıllarını yeniden istedi.
Son Güncelleme: 25.04.2016 12:25
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.