Burada şunu ima etmek istiyorum. Büyük AVM’lerin esnafı bitirme noktasına geldikleri yetmiyormuş gibi, Kurban Bayramı öncesi birde tutup kurban satışı ve kesimi işine giriyorlar. AVM’nin belli bir noktasına kurban satış ve kesim yerleri kurarak kuralsız bir şekilde satış yapıyorlar. Ve yine bu satışları kredi kartıyla taksitle gerçekleştiriyorlar. Kredi kartıyla borçlanarak ibadet yapılması ne kadar doğru, o diyanetin işi ama bizler esnafımızın mağdur edilmemesi taraftarıyız. Bizim buradaki kasap ve besicimiz kurban öncesi yatırım yapıyor, kurban alıyor, besliyor, büyütüyor. Tam bayram geliyor bu kez AVM’ler meydana çıkıyor ve kurdukları alanlarda kurban satış ve kesim işi yapıyor. AVM isen bunun gereğini yerine getir. Bırakın kurban kesim ve satış işlemlerini bu arkadaşlarımız gerçekleştirsin. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığımızdan bununla ilgili bir düzenleme getirilerek bu kuralsızlığın ortadan kaldırılmasını bekliyoruz” dedi.
"Kurban bir pasta değildir, bir dilimde ben alayım yaklaşımı doğru değildir"
Bu sene 3,5 milyon küçük baş, 1 milyonun üzerinde büyükbaş hayvan kurban bayramı için sevk edildiğini öğrendik. Dolayısıyla yeter sayıda piyasada kurban vardır ve vatandaşlarımız için endişe edici bir durum yoktur” şeklinde konuştu.Büyük mağazacılık sisteminin kurban uygulamasına girmesinin en büyük yanlışlardan biri olduğunu savunan Yalçındağ, şöyle devam etti; "Kurban bir pasta değildir, bir dilimde ben alayım yaklaşımı doğru değildir. Artı insanların geleceklerini borçlanarak kurban vazifesine yerine getirmesi ne kadar doğru, onu da diyanet işlerine sormak lazım. Yine kilogram belirterek kurban satışı yapmak diye bir şey söz konusu olamaz. Bu olursa et satışı olur. Geçtiğimiz kurban bayramlarında bizlere işlenmek üzere gelen kolilerde etlerin bayram öncesi kesilen ve içerisinde biftek kuşbaşılık et olmadan sadece kaburga ya da boşluk gibi etler olduğuna tanık olduk. Bunlardan yola çıkarak kurbanın geleneksel usulle kesilmesi lazım. Kesimi ya kendin yapacaksın ya da kesim gözünün önünde olacak. Mala sahibi gerek, oğlu değil babası. Bu deyimi unutmamak gerek."
Mersin Portal-Haber Merkezi