Uzmanlar, Türkiye'deki aktif fay hatlarının hangi illerden geçtiğini ve hangi bölgelerin daha fazla risk altında olduğunu açıkladı.
Türkiye'nin Deprem Riski:
Türkiye'nin dünyanın en aktif deprem kuşaklarından biri olan Alp-Himalaya Dağ Kuşağı üzerinde yer aldığı ve bu kuşağın henüz oluşumunu tamamlamadığı için sık sık büyük depremler ürettiği ifade ediliyor. Prof. Dr. Şükrü Ersoy, Türkiye'nin tamamının deprem riski altında olduğunu vurguladı. Depremlerin büyüklüğünün 8’e kadar çıkabileceğini belirten Ersoy, Türkiye’nin geçmişindeki büyük depremleri şu şekilde sıraladı:
1939 Erzincan Depremi (7.9 büyüklüğünde, 33 bin can kaybı)
1999 Gölcük Depremi (7.4 büyüklüğünde, 18 binin üzerinde can kaybı)
2023 Kahramanmaraş Depremleri (7.7 ve 7.6 büyüklüğünde, 50 binden fazla can kaybı)
Marmara Bölgesi ve İstanbul:
Marmara Bölgesi'nin Kuzey Anadolu Fay Hattı'nın en tehlikeli segmentlerinden biri olduğuna dikkat çeken Prof. Ersoy, İstanbul’daki olası bir büyük depremin tüm Marmara’yı etkileyebileceğini söyledi. İstanbul’un yanı sıra Kocaeli, Sakarya, Tekirdağ, Çanakkale, Balıkesir, Bursa, Eskişehir ve Yalova gibi şehirlerin de büyük bir depremden etkileneceğini belirtti.
Bursa ve Bingöl İçin Alarm:
Bursa çevresindeki sismik boşluklar ve aktif faylar büyük bir deprem potansiyeli taşıyor. Uzmanlar, Bursa’nın çevresindeki bu tehlikelere dikkat çekiyor. Ayrıca, Bingöl-Karlıova ve Yedisu Fayı'nın da büyük bir risk oluşturduğunu ifade ettiler. Bingöl ve çevresi de göz önünde bulundurulması gereken bölgeler arasında.
Batı Anadolu ve Tsunami Tehlikesi:
Batı Anadolu, Türkiye’nin en aktif deprem bölgelerinden biri olarak biliniyor. İzmir, Manisa, Muğla, Aydın, Kütahya gibi şehirler bu risk altında. Ayrıca Burdur, Isparta ve Antalya’nın batısının da önemli deprem zonları arasında olduğu vurgulandı. Bu bölgelerde 7’nin üzerine çıkabilecek depremler yaşanabileceği gibi, denizdeki faylar nedeniyle tsunami riski de bulunuyor.
Adana ve Hatay:
6 Şubat 2023 depremleri sonrasında Adana, Hatay ve İskenderun Körfezi’nde yüksek miktarda stres birikmesi dikkat çekiyor. Jeologlar, bu bölgede 7 büyüklüğünde bir deprem olasılığının oldukça yüksek olduğunu belirtiyor. Çukurova bölgesinin zemin yapısının da oldukça kötü olduğu, bu nedenle büyük bir depremde ciddi yıkımlar yaşanabileceği ifade ediliyor.
Türkiye’deki Deprem Riski Altındaki Yapılar:
Türkiye'de 36 milyon bağımsız birim ve 31 milyon konut bulunuyor. Yaklaşık 6 milyon bağımsız birim, deprem riski altında. Özellikle İstanbul’daki 1,5 milyon yapının riskli olduğu, bunlardan 600 bininin herhangi bir deprem olmadan bile çökebilecek kadar dayanıksız olduğu uyarısı yapıldı.
Deprem Yönetmelikleri ve Kentsel Dönüşüm: Türkiye’de deprem yönetmelikleri ilk olarak 1939 Erzincan Depremi’nden sonra hazırlandı ve bugüne kadar 11 kez güncellendi. Ancak uzmanlar, bu yönetmeliklerin tam anlamıyla uygulanmadığını belirtiyor. Jeologlar, Marmara Bölgesi'ndeki kentsel dönüşüm çalışmalarının hızlandırılması gerektiğini ifade etti.
Son 1 Yılda 100 Bine Yakın Deprem:
2023 Kahramanmaraş merkezli depremlerinin ardından Türkiye’de 100 bine yakın deprem meydana geldi. Uzmanlar, bu depremlerin yarısının artçı sarsıntılar olduğunu, diğer yarısının ise daha önce deprem beklenmeyen bölgelerde yaşandığını belirtti.
Deprem Üretme Potansiyeli:
Prof. Dr. Süleyman Pampal, Marmara Denizi, Kumburgaz Fayı ve Bursa’nın İznik bölgesinin de büyük tehlike oluşturduğunu belirterek, bu bölgelerde 7 ve 7.5 büyüklüğünde deprem üretme potansiyeli olduğuna dikkat çekti. Bu uyarılar, Türkiye'deki deprem riski ve aktif fay hatları üzerinde alınması gereken önlemlerin önemini bir kez daha gözler önüne seriyor.
Mersin Portal-Haber Merkezi