"Çoğu şeyi yazmıyoruz!.. Çok kirli bir oyun oynanıyor vatan topraklarında." diyen Yeniçağ'dan Ahmet Takan, Iğdır'da "yola yerleştirilmiş patlayıcı değil, şehitleri taşıyan minibüsün altına önceden yerleştirilmiş bomba" ihtimaline dikkat çekti.
"Kağızman da geçen sene dağda 80 terörist vardı... Bunu herkes biliyordu ama seçimleri "1 numara kazansın" diye kimse hiçbir şey yapmadı... Muhtemelen Iğdır saldırısı da o grupların işidir..." ifadesiyle de düşündüren Takan'ın Davutoğlu'na da bir mesajı var.
İşte, Takan'ın yazısının ilgili bölümü:
Dağlıca'daki kahpe saldırıda yola döşenen 400 kilo patlayıcının sonucu yol çöküyor tank içine batıyor. Yol darmadağın. Iğdır'dakinde ise gariplik var. Yol hasarsız. Asfalt yolda patlama çukuru yok... Yine de ihtiyatlı olup yanılma payı koyalım; eğer patlama çukuru yoksa iş başka ve çok daha vahim demektir. İşin uzmanları, 1 ton patlayıcın patlatılması ile oluşacak çukurun derinliğinin en az 1, genişliğinin ise 2 metre olması gerektiğini söylüyor. "Değilse, bu yola yerleştirilmiş patlayıcı değil, şehitleri taşıyan minibüsün altına önceden yerleştirilmiş bombadır" değerlendirmesi yapıyorlar.
Kulağımıza öyle şeyler geliyor ki; maalesef kötünün iyisine razı olup onun için dua ediyoruz. Susuyoruz!.. Ağzımızı açmıyoruz!.. Çoğu şeyi yazmıyoruz!.. Çok kirli bir oyun oynanıyor vatan topraklarında. 40 düşünüp 1 götürüyoruz parmaklarımızı klavyeye. Devlet millet bekası her şeyin önünde. Sokaklar saray gladyosunun ajanları ile doldu. Çok kirli tipler ortalıkta cirit atıyor.
Vakit çok geç değil!.. Ahmet Davutoğlu, kanlı saldırıların hemen ardından kendisini ziyarete gelen ve 45 dakika görüştüğü CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun uyarılarına ve önüne koyduğu belgeli dosyalara kulak vermeli. 12 Eylül kongresini ve 1 Kasım seçim hesaplarını elinin tersi ile bir kenara itmeli. (O görüşmenin içeriğinden ulaştığım önemli bilgilere şimdilik yer vermiyorum. Zaman, bazı noktalarda susma, söylememe zamanı olduğu için-aht-). Davutoğlu için çok önemli bir sınav anı. Eğer, saray ve AKP holdinge bu sefer de direnme ve dik durma fırsatını teperse gerçek dünyada şehitlerimizin yüzüne nasıl bakacağını ve bundan sonra da oluk oluk akacak kanın hesabını nasıl vereceğini hiç düşünmek bile istemiyorum!..
Plan çok açık; sokak olayları ve HDP binalarına saldırı ile HDP iyice marjinalleştirilip (Kandil'in de tam istediği gibi), PKK'nın yanına itilecek. Saraydan beslenen çakma Ülkücülerin karşı şiddet eylemleri ile halk galeyana getirilecek, şiddet yanlısı iki karşı görüş çatışıyor algısı yaratılacak. Ocağına ateş düşen millet iyice köşeye sıkıştırılıp "yeter artık ne olacaksa olsun" noktasında batıda HDY'ye giden oylar ile MHP'ye giden oylardan tırtıklanacak. Ve saltanata devam edilecek!.. AKP'nin ekmeğine yağ sürülecek... Kendilerine göre; yeterince(!) şehit sayısı geldikten sonra "Öcalan ile çözüme devam" diyecekler.
Iğdır'dan devam ediyorum;