Boltaç, haciz işlemlerinin hukuki süreçler ve uzlaşma tekliflerinin göz ardı edilerek yapıldığını belirtti ve “O koltuk benim değil, milletin koltuğu” vurgusunu yaptı.
TELE 1 TV ve Nevşin Mengü'ye özel açıklamalarda bulunan Boltaç, haciz işlemleri öncesinde yaşanan süreç hakkında bilgi verdi: “Göreve başladığımız günden bu yana geçmişten kalan sıkıntılarla karşı karşıya kaldık. Ocak ayında emekli olmuş 7 personelimiz ve avukat arkadaşımız seçim sonrası bizi icraya vermişler. Kendileriyle görüşmelerde bulunduk, çözüm aradık, ancak iyi niyet göremedik.”
“Faizlerin Silinmesini ve Yapılandırılmasını İstedik”
Başkan Boltaç, borçların iki katına çıktığını belirterek, “Başlangıçta 5 milyon 476 bin 500 TL olan borç, görüşmeler neticesinde 10 milyon 800 bin TL’ye çıktı. Faizlerin silinmesini ve borçların yapılandırılmasını talep ettik, ama buna dirençle karşılaştık. Ayrıca haciz memurlarının hemen ardından bir siyasi partinin ilçe başkanının burada bulunması da soru işareti oluşturuyor” dedi.
“Tarsus’a Yakışmadı”
Haciz işlemlerinin gerçekleştirilme şeklini eleştiren Boltaç, “O gün makamımdan aşağı indim ve siyasi parti başkanını kapıda karşıladım. Teklifimi reddetti. Avukatın cep telefonuyla haciz anını görüntüleyip ulusal basına servis etmesi ise Tarsus’a yakışmadı” şeklinde konuştu.
“O Makam Milletin Koltuğu”
Boltaç, kişisel çıkarların belediyenin işleyişini engelleyemeyeceğini vurgulayarak, “Tarsus halkı bana 88 bin oy verdi. Ben bu makamda her bir yetimin hakkını savunmakla mükellefim. Hiç kimsenin hakkını gasp etmeyeceğim. O makam, o koltuk benim değil, milletin koltuğu. Şov ve kişisel çıkarlar için Tarsus halkının haklarını riske atmam” dedi.
Bu açıklamalar, Tarsus'taki haciz sürecine dair tartışmaların devam edeceğini ve Başkan Boltaç’ın süreçle ilgili net bir tutum sergilediğini gösteriyor.
Mersin Portal-Haber Merkezi