Mersin 2. İdare Mahkemesi’nde görülen duruşmada, Tarsus Üniversitesi Rektörlüğü’ne karşı açılan davada birçok usulsüzlük ele alındı. Dava kapsamında jüri raporlarının ıslak imza olmadan geçerli olduğu iddiaları tartışmaya açıldı. Av. Tuğçe Tunca'nın, jüri raporlarındaki imzaların hukuken geçerli olduğunu ifade etmesi, mahkemede skandal olarak değerlendirildi.
Davanın temel noktalarından biri, jüri raporlarının içeriği ve imzalarının geçerliliğiydi. İddialara göre, YÖK üyesi Prof. Dr. İlker Hüseyin Çarıkçı'nın raporunda, diğer jüri üyesinin belge numarasının özel olarak tanımlandığı belirtilmişti. Bu durum, sahtecilik iddialarını güçlendirdi. Kriminal Polis Laboratuvarları'nda yapılan incelemeler, imzaların sahte olduğunu ortaya koydu.
Hukukçular, duruşma sonrası yaptıkları açıklamalarda, jüri raporlarındaki imzaların sahte olduğunun zımnen kabul edildiğini belirtti. Av. Mert Keleşoğlu, “İşlemin iptalini bekliyoruz!” dedi. Av. Mustafa Kemal Çiçek ise, bu davanın yalnızca bir kadro iptali talebi olmadığını, aynı zamanda Türkiye’deki bilim ve üniversite yönetimine dair önemli bir mücadele olduğunu vurguladı.
Davanın sonuçlanması, Tarsus Üniversitesi’ndeki usulsüz atamaların ortaya çıkması ve benzeri durumların önlenmesi açısından kritik bir eşik teşkil ediyor. Mahkeme, bu kararla Türkiye’deki eğitim ve akademik atamalarda yaşanan kayırmacılığa karşı önemli bir duruş sergilemiş olacak.
Şimdi, Mersin 2. İdare Mahkemesi’nin vereceği iptal kararı merakla bekleniyor. Bu kararın, gelecekte benzer durumların önlenmesine yönelik emsal teşkil etmesi bekleniyor.
Mersin Portal-Haber Merkezi