Davaya, akademik liyakatsizliğin önüne geçmek amacıyla Tarsus Üniversitesi Rektörlüğü’ne yönelik bir kadro iptali davası açılmasıyla başlanmıştı. Mahkeme sürecinde, üniversitedeki birçok usulsüzlük de belgelerle ortaya çıkmış durumda. Özellikle, kadro alımlarında "karı-koca" ve "eş-dost" ilişkileriyle yapılan atamaların merak konusu olduğu bildiriliyor.
Davanın seyrini daha ilginç hale getiren bir başka husus ise, jüri üyelerinin eski Rektör Prof. Dr. Orhan Aydın tarafından kendi arkadaş çevresinden özel olarak seçilmesi. Bu durum, tarafsızlık ilkesinin ihlal edildiğine dair güçlü şüpheler doğuruyor.
Dava sürecinde, jüri raporlarının benzerliği nedeniyle sahtecilik yapıldığı iddiaları da gündeme geldi. Davacı akademisyenler, imzaların incelettirilmesi için uzmanlardan destek aldı. Yapılan incelemeler, imzaların montaj ve benzeri bir yöntemle oluşturulduğunu kanıtladı.
Tarsus Üniversitesi'nde yaşanan bu gelişmeler, "Ana Baba Bacı Kardaş Üniversitesi" gibi ifadelerle ulusal basında yer buldu. 17 Ekim’deki duruşma sonrası verilecek karar, Türkiye’de eğitimdeki şeffaflık ve adalet arayışları açısından büyük önem taşıyor.
Mersin Portal-Haber Merkezi